BU GÜN 29 MAYIS ISTANBUL'UN FETIH YIL DÖNÜMÜ OLAN GURUR GÜNÜMÜZ (VIDEOLU)
ISTANBUL'UN FETHI VE ÖNEMI
Osmanli sultanlarindan ikinci Mehmed Han’in 29 Mayis 1453’de Bizans Imparatorlugunun bassehrini almasiyla kavusulan mübarek fetih. Türk-Islam tarihinde çok önemli yer tutan Istanbul’un fethi, Islamiyetle birlikte ortaya çikan mukaddes bir ideal, yüce bir gayedir. Bu ulvi gaye ugruna önce Hz. Halid Bin Zeyd EbÛ Eyyub El-ensârî'ninde bulundugu Islam ordusu , sonra da Müslüman Osmanli Askerleri Istanbul surlari önünde seve seve can verdiler.
ISTANBUL'UN FETHI (29MAYIS)
Ilk hükümdarlik tecrübesini 12 yasinda tatti. Bu ilk tecrübesi çok kisa sürse de, 19 yasinda yeniden tahta geçti ve 21 yasinda Istanbul'u fethedip, Osmanli Devleti'ni bir imparatorluga dönüstürdü... O artik karalarin sultani ve iki denizin hakani Fatih Sultan Mehmed idi...
Edirne Sarayi. 575 yil önce. Çok uzun geçen bir gece. Günes, dünya denilen bu çileli gezegenin insanlarinin yedi günle sinirladigi haftalardan bir digerine, herhangi bir pazar gününe daha ha dogdu ha dogacak. Karanlik koridorlarda bir kosturma, bir telas... Gece, en sonunda, tüm karanligini toplayip gitmeye yeltenir ve yeni gün, ciliz isiklariyla, asabildigi her bosluktan saray duvarlarini asip los koridorlari olabildigince aydinlatma telasina düserken, beklenen haber nihayet saliniyor ve fisiltilar halinde kulaktan kulaga yayiliyor. Çok geçmeden fisiltilardan olusan bir dere çagildayarak saray duvarlarini asacak ve önce baskent sokaklarina, sonra da Osmanli'nin tüm kuytularina, köselerine minik sehzade dünyaya gözlerini açti haberini yayacak...
O simdilik, II. Murad'in üçüncü oglu olmasi gibi çok önemli bir istisna disinda, bildigimiz herhangi bir bebek. Ancak, kimligi üzerine pek de fazla bilgi olmayan Hüma Hatun'un dünyaya getirdigi bu küçük sehzade, büyümekte hiç de gecikmeyecek. 12 yasinda ilk hükümdarlik tecrübesini tadacak. Evet, bir ara hükümdarliktan uzaklastirilacak. Ama sonra geri gelecek. Çok yol alacak. Önüne çok büyük hedefler koyacak. Ve bunun için aslinda çok da beklemeyecek. Henüz 21 yasinda iken Istanbul'u fethedip, Osmanli Devleti'ni bir imparatorluga, imparatorlugun kurulus dönemini yükselise, dünyanin ortaçag olarak adlandirdigi dönemi de yeniçaga dönüstürüp, Osmanli'nin en büyük hükümdari diye anilacak ve bundan böyle "Fatih" diye adlandirilacak...
Peki, bizler, bürokrasiden saray teskilatina, maliyeden askeri örgütlenmeye, mimariden egitime kadar devlet ve sosyal kurumlarin olusmasinda önemli rol oynayan Fatih'e dair bundan fazla ne biliyoruz? Nasil bir çocukluk yasadi örnegin? Nasil yetistirildi? Askeri basarilarinin ardinda yatan, onu, çocuk yasiyla kiyaslandiginda neredeyse boyundan büyük islere kalkismaya iten güdü neydi? Tarihin tozlu sayfalarinda çocukluk döneminin ilk günlerine, ilk yillarina dair büyük harflerle düsülmüs yiginla not yok. Öyleyse, en iyisi elimizdeki net bilgilerle yetinmek ve Istanbul'un fethi disinda daha pek çok basariya da adini yazan bir hükümdarin izinde zaman tünelinde adim adim ilerlemek...
Yil 1443. 30 Mart 1432'de dünyaya gözünü açan küçük sehzade artik 11 yasinda... Gelenek onun için de isletilecek ve Osmanli geleneklerine göre devlet yönetimini ögrensin diye Manisa'ya sancakbeyi (vali) olarak gönderilecek. 11 yasinda bir çocuk böylesi bir durumda neler hisseder, ne tür duygularla bogusur? Bunu bilmiyoruz. Ancak, bildigimiz bir sey var. Çok daha agir bir sorumluluk biraz ileride onu bekliyor. Ve tarih sayfalari bizlere, Manisa'ya yerlestikten yaklasik bir yil sonra -bitip tükenmek bilmeyen savaslar ve küçük yaslarinda yitirdigi ilk oglu Ahmed'in ardindan büyük oglu sehzade Alaeddin'in de ölümüyle artik iyice yipranmis olan- babasi II. Murad tahti biraktiginda, henüz 12 yasinda, Osmanli padisahi oldugunu söylüyor. Peki bu yasta bir çocuk, hükümdarligi nasil algilar?
Bir devleti yöneten kisi olarak görülmek, onun için nasil bir anlam ifade eder? Tarih, kimsenin merak etmeyecegini düsündügünden olsa gerek, duygulara çok az yer veriyor. Bu yüzden çocuk yastaki hükümdarin ilk iktidarinin ilk yillarindaki duygularini da es geçiyor ve yine iyi bildigimiz bir yere geliyoruz: 12 yasindaki hükümdarin bu ilk iktidari uzun sürmeyecek ve küçük padisah, iktidara sahip olmak isteyen vezir gruplari arasinda otorite kuramayinca, iki yillik hükümdarliginin ardindan, Veziriazam Çandarli Halil Pasa'nin bir oldu bittisiyle tahti babasina terk etmek zorunda kalacak.
Ama anlasilan o ki, II. Mehmed, henüz çok genç yasta olmasina ragmen oldukça hirsli, kendini hâlâ hükümdar olarak görüyor; Manisa sancakbeyligi sirasinda bir hükümdar gibi davranmaya devam ediyor. Kim bilir, belki de daha o yasta, sadece Osmanli hanedaninin en büyük padisahi olmakla kalmayip, ayni zamanda III. Roma Imparatoru olarak anilmayi kafasina çoktan koymus, sabirla günlerin geçmesini bekliyor... 18 Subat 1451... II. Mehmed 19 yasinda ikinci kez tahta çikiyor. Artik aklinda, bir rüyayi gerçeklestirmek var: Istanbul'u fethetmek...
53 gün süren kusatmadan sonra Edirnekapisi'ndan Konstantiniyye'ye giren Fatih Sultan Mehmed, dogruca Ayasofya'ya gidiyor. Tarih bilenlerin toplanmasini emrediyor.
Ve Fatih, ...bundan sonra tahtim Istanbul’dur diye buyuruyor...
Bes bin irgatla yüzlerce manda arabasi hummali bir çalisma içinde. Vezirler isçilerle birlikte tas ve kireç tasiyor; mavnalar gece gündüz isliyor. Ve dur durak demeden süren dört buçuk aylik bir çalismanin sonunda Rumelihisari Bogaziçi'nde yükseliyor...
Tarihler 1450'lere dogru ilerlemede. Yarim yüzyil sonra Amerika'yi kesfedecek cesur denizciler henüz dogmamis. Baski harflerinin mucidi Gutenberg, uygarligin en önemli teknolojisini kurmakla mesgul. Yillar sonra Haliç ve Bogaziçi'ne köprüler kurmayi önerecek olan Leonardo Da Vinci'nin dogdugu 1452'de Türk padisahinin Bogazkesen Hisari'ni yaptirmasi ise olsa olsa ilginç bir rastlantidan ibaret...
Istanbul, Roma Imparatorlugu'nun görkemli geleneklerinin sürdürüldügü bir kent hâlâ, ancak Dogu Hiristiyanliginin bagnazligina da merkezlik ediyor. Sözgelisi, erkekleri yoldan çikaran günahkârlar gözüyle bakilan kadinlar, manastirlara kapanmaya zorlaniyor.
Çünkü, Türk tehdidinden kurtulmak için mucize; mucizelerin gerçeklesmesi için de günah islenmemesi gerekiyor! Papazlar, ahaliye, "Türkler saldirirlarsa Isa ile Meryem'in, meleklerden bir orduyla Ayasofya'ya inmelerini bosuna beklemeyin" diyor...
Osmanli Türkmen beylerinin 7'ncisi olan Sultan II. Mehmed henüz yirmili yaslarinin basinda. Ikinci kez tahta geçtiginde Bizans Imparatoru XI. Konstantinos Edirne'ye elçiler göndererek padisahligini kutlamis; anlasmalarin yenilenmesini istemis... Genç padisah, dilegini yerine getirirken Istanbul'da rehin tutulan Osmanli soyundan sehzade Orhan'in ödeneginin kesilmeyecegini de bildiriyor. Ancak baris uzun sürmüyor.
Konstantinos, 1451 yazinda Karaman seferine çikan padisahi güç durumda birakmak amaciyla Orhan Çelebi'yi saliverecegini duyururken, Papa V. Nicolaus da Dogu ve Bati kiliselerinin ittifakini öneriyor. Imparator izledigi bu siyasetle yazgisini da belirledigini henüz bilmiyor...
ISTANBUL'UN FETHI'NIN NEDENLERI
1- Bizans'in, Osmanli Devleti'nin Rumeli'deki ilerlemesine ve büyümesine engel olmasi
2- Bizans'in Anadolu beyliklerini Osmanli Devleti'ne karsi kiskirtarak Anadolu'daki Türk birligini bozmaya çalismasi
5- Anadolu ve Rumeli topraklari arasindaki baglantinin saglanabilmesi için Istanbul'un alinmasinin gerekmesi
6- Ipek Yolu'nun Avrupa'ya açilan koluna hakim olmak
7- Kara ve deniz ticareti bakimindan Istanbul'un önemli bir konuma sahip olmasi
8- Bogazlar yolu ile ekonomik canliligin mevcudiyeti
9- Anadolu ve Rumeli arasindaki askeri geçisin kolaylastirilmak istenmesi
10- II. Mehmed'in, Hz. Muhammed'in; ''"Istanbul elbet fetholunacaktir. Ne güzel kumandandir o kumandan ve ne güzeldir o askerler"'' hadisine layik olabilme düsüncesi
ISTANBUL'UN FETHI IÇIN OSMANLI DEVLETI'NIN YAPTIGI HAZIRLIKLAR
II. Mehmet, önce Macarlar ve Venedikliler ile bir baris antlasmasi yaparak Balkanlar'da güven ve istikrari sagladi.
Karamanogullari ile anlasarak Anadolu'daki güvenligi sagladi.
Bizans'a Karadeniz'den gelecek yardimlari engelleyebilmek için, Anadolu Hisari( Güzelce Hisar)'nin karsisina Rumeli Hisari( Bogazkesen Hisari)'ni yaptirdi.
Istanbul'un güçlü surlarinda gedikler açabilmek için, Bizans'in hapisanesinden Macar Usta Urban kaçirildi ve Edirne'de ona, o zamana kadar görülmemis büyüklükte toplar döktürtüldü.
Istanbul surlarina rahat asker çikarabilmek için tekerlekli kuleler yapildi. Kusatmaya yardim için bir donanma hazirlandi.
ISTANBUL'UN FETHI IÇIN BIZANS'IN YAPTIGI HAZIRLIKLAR
Kale surlarini güçlendirdiler.
Osmanli Donanmasi'nin Haliç'e girmesine engel olmak için, Haliç'in agzini zincirle kapattilar.
Bizanslilar, suda yanabilen barut, neft yagi ve kükürt ile yapilan Rum Atesi (Gregois) adli silahi yaptilar.
Osmanli Devleti'nin kusatmaya hazirlandiklarini anlayinca depolarini yiyecek, silah, mühimmat vb. seylerle doldurdu.
BÜYÜK KUSATMA
23 Mart 1453'te Edirne'den hareket etti ve 6 Nisan 1453'te Istanbul'u kusatti. Kusatma, aralikli çatismalarla 53 gün sürdü. II. Mehmet, Çandarli Halil Pasa'nin Istanbul'un fethine karsi bir tutum sergilemesi üzerine, son saldiri hazirliklarini yapmasi için Zaganos Pasa'yi görevlendirdi. Bizans'a yardimin gelmesini önlemek için de Marmara Denizi ile Çanakkale Bogazi'ni ablukaya aldi. Hiçbir yerden destek alamayan Bizans'in baskenti 29 Mayis 1453 günü düstü. Bin yillik Bizans Imparatorlugu'na son veren II. Mehmet, bu olaydan sonra "Fatih" (ülke açan, ülke alan) ünvanini aldi. Fatih, bir tören alayinin basinda sehre girdi. Ilk is olarak Ayasofya'ya giderek burayi camiye dönüstürdü. Istanbul'u Osmanli Imparatorlugu'nun baskenti yapti. Kentin ticaret merkezi olan Galata'dan kaçmis olan Rumlarin ve Cenevizlilerin dönmesini sagladi. Rum Patrikligi'nin yeniden açilmasina izin verdi; ayrica bir Yahudi hahambasligi ile bir Ermeni patrikhanesi kurdurdu. II. Mehmet Istanbul'u, farkli dinlerden insanlarin bir arada yasadigi, ticaret ve kültür merkezi olan bir baskent yapmayi amaçladi.
ISTANBUL'UN FETHI'NIN TÜRK TARIHI AÇISINDAN SONUÇLARI
Osmanli Devleti'nin Kurulus Dönemi bitti, Yükselis Dönemi basladi.
Istanbul'un Fethi ile Osmanli Devleti'nin Anadolu ve Rumeli topraklari arasindaki Bizans'in yarattigi tehlike ortadan kalkti.
Istanbul'un Fethi ile Karadeniz'i Akdeniz'e baglayan ticaret yollari ele geçirildi. Ipek Yolu'nun Avrupa'ya giden kolu ele geçirildi.
Istanbul, Osmanli Devleti'nin baskenti yapildi ve II. Mehmed ülke alan, ülke açan anlamina gelen 'Fatih' ünvanini aldi.
Osmanli Devleti'nin Islâm Dünyasi'ndaki sayginligi artti.
Fener Rum Patrikhanesi Osmanli himayesine girdi.
ISTANBUL'UN FETHI'NIN DÜNYA TARIHI AÇISINDAN SONUÇLARI
Istanbul'un Fethi ile Orta Çag kapanip, Yeni Çag açildi.
Istanbul'un Fethi sirasinda kullanilan büyük toplarin, en güçlü surlari bile yikabilecegi görüldü. Bu denli güçlü toplarin yapilmasi, Avrupa'daki ' derebeylik'lerin yikilmasina ve merkeziyetçi kralliklarin güçlenmesine neden oldu.
Istanbul'un Fethi ile Ipek Yolu'nun Orta Asya'dan Avrupa'ya giden kolunun Osmanli Devleti'nin eline geçmesi, Avrupalilar'i yeni ticaret yollari arayisina yöneltti. Bu olay ' Cografi Kesifler'in nedenlerinden birini olusturdu.
Sitemizde yayınlanan haberlerin ve fotoğrafların kullanım hakkı www.dislikasabasi.com 'a aittir.
Herhangi bir şekilde haber içeriği ve fotoğrafları izin alınmaksınız kullanılamaz..
Yorumlar yazarlarına aittir. İçeriklerinden biz sorumlu tutulamayız.
Yorum Bölümünden bundan sonra Yorum yapan üyemize ait bilgiler ve avatar resmi görülebilecektir. Avatar resminizi sitemizde yer alan resimlerden seçebileceğiniz
gibi farklı bir resim ile değiştirmek istiyorsanız ; özel mesaj bölümünden admine mesaj göndererek veya üyelikte yer alan email adresinden webmaster@dislikasabasi.com
email adresine resmin internet adresini veya resmi gönderebilirsiniz.
Yorumlayan :
BILAL OKUMUS
Tarih : 04/06/2012 00:00:00
MANISA
25/07/2006Mesaj Bilgisi
555
Fanatik Üye
ISTANBULUN FETHIYLE FATIH SULTAN MEHMET VE ORDUSU PEYGAMBERIMIZIN ÖVGÜSÜNE MAZHAR OLMUSLARDIR.RUHLARI SAD MEKANLARI CENNET OLSUN.
istanbul-Kaynarca
31/12/2006Mesaj Bilgisi
203
Fanatik Üye
Efendimiz [s.a.v] in müjdesiyle Istanbul`u fetheden basta FATIH SULTAN MEHMETHAN olmak üzere bütün askerlerinin`de ruhlari sad olsun...
Yorumlayan :
Ömer Gedik
Tarih : 31/05/2012 00:00:00
23/05/2010Mesaj Bilgisi
412
Fanatik Üye
Peygamber efendimizin müjdesine mazhar olan.Istanbul''u büyük ugraslar sonucu fetheden.ve fatih ünvanini alan.Fatih Sultan Mehmet han. elbette övgüye layik bir zafere imza atmistir.Böylesine büyük bir komutanin beraberindekilerin ve bütün ordularinin ruhlari sad olsun.
Velid b. Mugîre Abdullah b. Bisr el-Has’amî’den o da babasindan isittigine göre Nebi (a.s.) söyle buyurmustur:
Istanbul mutlaka fethedilecektir. Onu fetheden komutan ne güzel komutan, onu fetheden ordu ne güzel ordudur.”
Fatih Sultan Mehmethan 9 yasinda Hafiz,14 yasinda padisah ve 21 yasinda da Istanbul''u fetheden ulu bir padisahdir.Allah onlarin ruhlarini sad eylesin makamlarini da cennet eylesin.Biz torunlarina da onlarin yolundan gitmeyi ve onlarin bize emanet ettigi bu vatana geregi gibi sahip çikip milli ve manevi degerlerimize bagli birer nesil olmayi Yüce Allah nasip eylesin.
