1990 dogumlu asker adaylari yarin yani 06/08/2009 tarihinde subede muayene olacaklardir 4 fotograf diploma kimlik varsa ehliyetlerini yanlarinda götürmeleri gerekmektedir . bilginize
hatice tekes - - 05/08/2009,12:17:28 PM
Borçlarimizdan, ceza ve günahlarimizdan kurtulmak için bu gece dua edelim.. Allah affeden ve bagislayandir, unutmayalim.. Eller semaya kalkip, yürekler bir atinca bu gece, gözler sevinç yaslariyla dolacak..
Bu gece, kulun yalvaris ve yakarislarini Yüce Mevla’ya sunacagi ve Allâh’in sonsuz affindan, merhametinden, iyiliginden bol bol yararlanacagi umut, huzur ve müjde gecesidir.
BU MUBAREK GECEDE DUALARINIZIN KABUL VE MAKBUL OLMASI DUASIYLA TÜM ISLAM ALEMININ KANDILI MÜBAREK OLSUN
mustafa güvnr - ist - 05/08/2009,11:41:39 AM
öNCELIKLE TÜM KASABA HALKIMIZIN VE ISLAM ALEMININ MÜBAREK BERAAT KANDILLERINI TEBRIK EDERIM;Sayin ABDIL ALKAN KARDESIM ELESTIRILERIN GERÇEKTEN GÜZEL VEDE HAKLI ZATEN SEN AVRUPADA YETISMIS VEDE ORANIN SISTEMATIK BIR ISLEYISININ IÇINDE BÜYÜMÜS BIR ARKADASIMIZSIN,AHMET KARDESIMIZIN ÖNERISI ISE BENCE DIKKATE ALINMALI DIYE DÜSÜNÜYORUM...HAYIRLI KANDILLER
ahmet sapmaz kardesimizin yazdigi yaziya kac kisi bu siteye yorum yazar kimse yazmaz nedeni herkes simdi menfat pesinde biri oglunu belediyeye ise koyma sevdasinda kimi baska is pesinde kisileri elisdirirken herkes gercek bilgilere sahip olmasi lazim laf olsun diye yazi yazmamalari daha iyi olur secimden önce bir site varidi herkes gördü herkes okumusdur o sidede baskalarinin arkasindan sahsina olmadik kelimeler yazildi neden o site kapatildi baska isimle internet sayfasi asdilar arkadaslar herkes kendi isine ne geliyorsa onu yaziyor HZ ömerin sözünden ne anlam cikartiniz bilmem adalet mülkün temelidir ne anlarsaniz öyle anlayin bizim köyde o yorumlar secime alti ay kala baslarlar o zaman yazar cizerler mustafa karakoc simdi belediye baskani insallah onun arkasindan gesmisde oldugu gibi yazilar yazilmasin bunlar dogru deyil herkes menfat pesinde bu köyde kim ne analar bilemem ben gercekleri yazdim kimse bana kizmasin gercekler bu disliköyünde
AHMET SAPMAZ - ISTANBUL - 03/08/2009,10:02:01 PM
ÖNERI, sitemizde bir serbest kürsü bölümü açilsin ve buraya isteyen istediyini yazsin. NIYE, kasabamiz artik büyüdü birseyleri daha ileriye götürmek isteyen insanlar çogaldi. sivil toplum kuruluslari ve belediye artik kendi istediyi gibi hareket edemeyecektir. olumlu ve yapici bilgiler dikkate alinsin, olumsuzlari çöpe atacak akilli insanlar var artik. kim nerede ne yapti, hangi dernek yanlis yapiyo, hangisi dogru yapiyor, bunlardan her insanin bilgisi olsun. her yazilani arastirmadan yorum yapanlar ortaya çikar zaten. sitemiz çook kaliteli hizmet veriyor bu serbest kürsü açma düsüncesi sitemizin siyasete bulasmasi anlamina gelmez. AYRICA BU HAREKET HANGI DERNEYIN NE KARAR ALDIGINI VE BELEDIYE ENCÜMENLERININ HANGI KARARLARA OLUMLU VE OLUMSUZ OY KULLANDIKLARINI ORTAYA ÇIKARMAYA ZORLAYACAKTIR. BEN BÖYLE DÜSÜNDÜM HER INSANIN FIKRINI BELIRTMESINI RICA EDIYORUM. SAYGILAR SUNARIM.
Gelecegi kim teskil edecek sorusunun cevabi; gelecek için en çok çalisanlardir..
Mustafa Islamoglu
........Bedeviyet ve medeniyet......
Her seyden önce bil ki, Islâm bedevî dinî degildir. Islâm medeniyettir, bedeviyet degildir...
Kirsal kesim, varos kültürüyle ve zihniyetiyle Islâmî hizmet yapilamaz.
Islâm'in üç boyutu vardir:
1. Bilgi, inanç, kültür boyutu. Bu boyut mutlak mânada DOGRU olani bildirir ve sergiler.
2. Aksiyon, ahlak, fazilet, karakter boyutu. Bu boyut IYI olani bildirir ve gösterir.
3. Sanat, estetik, zarafet boyutu. Bu da GÜZEL'i gösterir, sergiler.
Bedevîler de Müslüman olabilirler ama Islâm'i temsil edemezler, Islâmî hizmetleri tekellerine alamazlar.
Islâmî hizmetleri yüklenecek kimselerde su özellikler ve hasletler bulunmasi gerekir.
Islâm'i hakkiyla anlamis olacak, yani Islâmî kültür ve birikime sahip olacak.
Içinde yasadigi çagin genel kültürüne sahip olacak.
Sehirli ve medenî olacak.
Kesinlikle kirsal kesim kafali ve zihniyetli olmayacak.
Vasifli Müslüman olacak.
Güçlü Müslüman olacak.
Üstün Müslüman olacak.
Bir örnek vermek istiyorum: Müezzinlik...
Müslümanlar arasinda hiç itibari olmayan bir hizmet... Hangi varlikli, zengin, hatta orta halli Müslüman aile, çocugunu müezzin olarak yetistirmek ister?
Islâm'i en iyi anlamislar listesinin bas taraflarinda yer alan Hz. Ömer el-Fâruk ne diyor:
"Halife olmasaydim, müezzin olmak isterdim..."
Bana zengin, üst tabaka, varlikli bir aileden gelip de camide imamlik yapan bir kimse gösterebilir misiniz? Gösteremezsiniz. Halbuki, dev sehirdeki üç bin caminin en az 300'ünün imamlarinin zengin sehirli çocuklari olmasi gerekir.
Bir toplumda en büyük hizmeti ögretmenler, egitimciler yapar. Kaç zengin ve sehirli Müslüman çocugu ögretmen olmustur?
Altmis senedir bu islerin içindeyim, çok iyi biliyorum... En zeki, en kabiliyetli, en istidatli, en parlak çocuklarimizi ya doktor yaptik, ya mühendis... Niçin? Sormaya ne hacet...Bu mesleklerin parasi çok da ondan.
Adam zengin, üç oglu var. Bunlardan en kabiliyetli ve istidatli olanini din alimi yetistirmesi ve cami imami yapmasi gerekirdi. Din ilimlerini Misir'da, dünya ilimlerini Oxford'ta okumus, yüksek lisans yapmis, doktora vermis, alti lisan bilen, yabanci dillerde ilmî kitap yazabilen, evindeki dekorasyona hayran kalacaginiz, kibar, nezih, kâmil, edib, lebib bir imam...
Grigori Petrof'un Mefkûreci (idealist) Muallim adinda küçük bir kitabi var. Çarlik zamaninda, Moskova Üniversitesi'nde matematik lisans profesörlügü yapan genç bir akademisyen, Millî EgitimBakanligi'na dilekçe verir ve uzak, geri kalmis, bakimsiz bir Sibirya köyünde ögretmenlik yapmak istiyorum; böyle bir yere tayinime emir buyurulmasini talep ederim der.
Bizde böyle kaç idealist zuhur etmistir?
Velhasil tekrar ediyorum:
Kirsal kesim, varos, bedeviyet zihniyetiyle Islâmî hizmet olmaz.
Merkantilist ve hedonist kafayla Islâmî hizmet olmaz.
Islâm'in yüzeyinde kalmis kuru ve kaba sofulukla Islâmî hizmet olmaz.
Islâmî nes'esi olmayanlar hizmet edemez.
Ince ruhlu olmayanlar da hizmet edemez.
Imamlik, müezzinlik, müftülük gibi ulvî hizmetlere; zengin ailelerin ragbet etmedikleri bir Islâm toplumu iflah olmaz.
Islâmî hizmet ve faaliyetlerin paraya, madhi menfaate endeksli oldugu bir Islâm toplumu islah ve iflah olmaz.
Müslümanlar edebiyatta, sanatta, mimarlikta, sehircilikte, dekorasyonda, giyimde kusamda, serpusta, tesettürde, bahçe ve peyzaj mimarisinde, sosyal adalette, her türlü insanî yardimlasmada; karsitlarindan üstün olmak zorundadir.
Peygamberin nasil karpuz yedigini bilmedigi için bütün ömrünce karpuz yememis... Asil dindarlik bu degildir.
Müslümanlar Müslüman olsaydilar, insanlik fevc fevc Islâm'a kosar, hidayet bulurdu.
Lafla degil bilgiyle, aksiyonla, sanat ve güzellik ile vasifli ve güçlü Müslüman olmak...
Silik bir gölge gibi
Peygamber "Ya Rabbi, faydasiz ilimden Sana siginirim" buyurmus. Faydasiz ilimden beteri de var: Zararli bilgi...
Insana faydali bilgi ve kültür gerek. Kutlu bilgi... Isin basi bu.
Böyle bir bilgiye sahip olan kisiye iman nasip olur.
Sahih bir itikad ve iman.
Faydali kitaplar okumak, dogru ve yararli bilgiler edinmek ne güzel sey, ne büyük zevk.
Faydali bilgileri ögrenmek ve bunlari hayata geçirmek...
Ilmin yaninda irfan da gerek. Irfan... Bu kelime ve kavramin mânasini iyice bilen kaç kisi çikar.
Bilgisi var, irfani yok. Tek kanatla uçan kus gördünüz mü?
Ilim ve Irfan... Ondan sonra iyi ahlak gerekir. Ahlak (huylar) ikiye ayrilir: Memduh ahlak ve mezmum ahlak. Memduh övülmüs, begenilmis demek, mezmun kötülenmis...
Bir topluma yapilabilecek en büyük kötülük, o toplumdaki serirlere ilim ögretmektir. Hz. Ali "Esrara (kötülere) ilim ögretmek, eskiyaya silah temin etmek gibidir" buyuruyor.
Bilgili, irfanli, yüksek ahlakli kisiye güzellikler lazimdir. Güzel olmayan, güzellikleri olmayan hayat ne kadar bos.
Bahar gelmis, bahçeler yesillenmis, badem agaçlari çiçek açmis. Küçük dere siril siril akiyor. Kuslar ötüsüyor. Hava mülayim. Bir gölgeye hali serilmis. Semaver yanmis, çay demleniyor. Yaninda peynir, zeytin, bugday ekmegi. Üç ehl-i dîl dost, birkaç kitap... Peynir ekmek yeniyor, çay içiliyor, sohbet ediliyor. Giybet ve dedikoduyok. Tasavvuf, edebiyat, tarih, sanat, hikemiyat... Zaman zaman misralar, beyitler, kit'alar, rubaiyat okunuyor. Vaktin nasil geçtigi anlasilmiyor.
Bir kiside ilim, irfan, ahlak, fazilet, hikmet, mürüvvet varsa onda gurur, kibir, nahvet, kendini begenmislik olmaz.
Mavi gökteki bulutlar, firuze deniz, tepesindeki karlar henüz erimemis dag, çiglik çigliga uçusan kirlangiçlar, birbirleriyle oynayan üç kedi yavrusu, mis gibi kokan hanimeli... Aksam yemeginde tarhana çorbasi, bulgur pilavi, erik kurusu hosafi... Ya Rabbi!.. Ne güzel ziyafet.
Insanlar birbirlerinin melegi... Komsular ne kadar sevgi, merhamet, dostluk dolu...
Her yer güven içinde, kapilari kilitlemeye lüzum yok.
Kanaatle yasayan kisiler maddî sikinti çekmez.
Olgun kimseler küçük sanilan nimetlerden büyük zevk alir, çok mutlu olur.
Küçük iyilikler... Pencere kenarina serçeler için bir avuç tane koymak... Zalimin birinin sokaga attigi küçük kediyi doyurmak... Yürürken karincalari ezmemeye dikkat etmek. Bayatlamis ekmegi yanina alip vapurla karsiya geçerken martilara ikram etmek... Hastahanenin önündeyken içerideki hastalara dua etmek.
Sagligina, elinin ayaginin tuttuguna, kafasinin çalistigina, rizkina, geçimini sagladigi gelire, çatisi altinda barindigi meskene, üzerinde uyudugu yataga, giydigi elbiselere sükr etmek... Bunlarin ne büyük nimetler oldugunu idrak etmek.
Zenginlere asla imrenmemek, gibta etmemek...
Kendisinden fakir olanlara üzülmek, yardim etmek.
Iyilik edemiyorsa kötülük etmemek.
Bu dünyada silik bir gölge gibi yasamak. Söhretin âfet oldugunu bilmek.
Sessiz sedasiz, gösterissiz, iddiasiz bir hayat sürmek.
Övgülerle sövgüler indinde bir olmak.
Hiç ben dememek.
Bir varmis bir yokmus olacagini bilmek.
Ölmeden önce ölebilmek. Ne büyük rütbe...
M. Sevket Eygi - Milli Gazete
mustafa güvnr - ist - 03/08/2009,12:58:35 PM
son ceyrek asirdir dünyada hizla gelisen teknoljinin getirdigi bir yeniligin ürünü olan bilgisayarla iletisimi kasabamiz basta olmak üzere tüm afyon halki'da giptayla izlemektedir,hal böyle iken;ilçemizde dahi bir site yokken bunu yapip yürüten bir ekiple kasaba bazinda türkiyede ilk siralarda yer alan bir sitemiz var,bunun görsel yayin hizmeti sunmayi ilke edindigini,siyasi bir kuruma yada kurulusa hizmet etmedigi gibi ilkeli ve seviyeli sekilde hizmet verdigi asikardir...yukarda bahis gecen elestirelerde ise sürekli siyasi polemik zemini olusturma çabasi körüklenmekte vede mevcut belediye baskanimiz ile meclis üyeleri adina agir ithamlarda bulunmanin burada yersiz olarak haksiz elestirelere maruz kaldiklarini düsünüyorum...kasabamiz adina hizmet yolunda mücadele verenlere hepimizin destek olmamiz gerektigi gibi sitemizinde seviyeli bir tutum içinde görevini sürdürebilmesi adina bu tür elestirelerinde dozunun iyi ayarlanmasini gerekliginin hepimize menfaat saglayacagina inaniyorum...kasabamiz adina hizmet eden dernek ve sivil toplum teskilatlarina sükranlarimi sunuyorum...
ahmet sapmaz kardesim dislibelediye baskani sayin mustafa karakoçun opet petrolde yaptigi gurbetçilerle istisare toplantisinin sonuç bildirgesi evet baskan tarafindan açiklanmamistir nedeni bazi meclis üyeleri ve dernek baskanlarinin bu istisare toplantisini bir hesaplasma yeri gibi görmesi dolayisiyla amavindan uzaklasmistir burdan sayin meclis azasina ve dernek baskanina tesekküredelim bu sabotelerinden dolayi
selçuk guvenir - cerrahpasa - 31/07/2009,12:24:30 AM
sayin site yöneticileri;bu gunluk haberlerin altina yazilan yorumlarin kapatilmasi olayini anlayamiyorum.ya birakin herkes yorum yapsin yada tamamen kapatin kimse yorum yapmasin.bir süre yorum yapiliyo ve kapatiliyo herkes oraya dogru yanlis biseyler yaziyo.bu yazilanlara cevap hakki doganlar ise site yöneticlerinin insiyatifiyle yorum kismi kapatildigi için cevap veremiyolar.insanlarda bunu yanlis anliyor.bu yanlis anlasilmaya mahal vermemek için bir karar vermek lazim.
bekir okumus - belcika - 30/07/2009,11:04:56 PM
meerheba disli kasabasi ben duygu gemisi gecenin karanliginda
yanastim limanina yukum mut luluk kulak ve bak nediyor
gemideki ses i ozledim seni biricigim buruk hasret geceleri
oldurceyim bir gun bu ayrilik sarkisini kursuna dizeceyim
ve seni benden su anda uzakutan kaderimi mah kemeye
vereceyim omrum seni hep beklemekle gececekse ve
olumseni beklerken gelecekse bilki seni oradada bekleyecegim
olumdende beter inan sensiz olmak daha aci hayal edrim